Erken dönem Aids belirtileri olarak, enfeksiyondan sonraki iki ile altı hafta arasında bazı enfekte kişilerde soğuk algınlığı, grip veya benzeri bir durum yaşanabilir. Aids belirtileri Akut Retroviral Sendrom (ARS) olarak isimlendirilir. Böyle bir durumun ortaya çıkmasıyla birlikte bağışıklık sistemi reaksiyon gösterebilir

 

HIV Belirtileri

  • Ateş (96)
  • Lenf bezlerinde büyüme (74)
  • Faranjit (%70)
  • Deri döküntüleri (%70)
  • Kas veya eklem ağrıları (%54)
  • İshal (%32)
  • Baş ağrısı (%32)
  • Bulantı ve kusma (%27)
  • Karaciğer ve dalak büyümesi (%14)
  • Pamukçuk (%12)

Ancak bu belirtilerden herhangi birinin görülmesi HIV ile enfekte olduğunuzu göstermez. Bu belirtiler sadece HIV enfeksiyonuna özgü değildir. Bu belirtilerin her biri bir başka enfeksiyondan kaynaklı da olabilir. Özetle, HIV ile enfekte olan herkeste ARS görülmeyebilir. Birçok kişide Aids belirtileri bulaşma sonrası ilerleyen dönemlerde de ortaya çıkabilir. Kişide belirtiler gözlemlenerek HIV ile enfekte olup olmadığına karar verilemez. Özellikle sağlık geçmişi bilinmeyen partnerlerle yaşanılan ilişkiden sonra emin olmanın tek yolu hiv testi yaptırmaktır.

Erken dönem sonrası hastalık geç döneme doğru ilerler. Geç dönem, belirti olmaksızın virüsün vücutta varlığını sürdürdüğü ve geliştirdiği dönemdir. Geç dönem süresince enfekte kişide HIV ile alakalı herhangi bir belirti olmaz. Bu dönem genellikle “asemptomatik HIV enfeksiyonu” ya da “kronik HIV enfeksiyonu” olarak isimlendirilir.

Geç dönemde, virüs aktif iken kopya sayısını çok düşük seviyelerde tutarak kendini yenilemeye devam eder. Antiretroviral tedavi (ART) gören kişiler yaşamlarını on yılları aşkın sürede geç dönem olarak yaşarlar; çünkü tedavi, virüsü kontrol altında tutar. Tedavi görmeyen kişilerde geç dönem ortalama on sene sürer. Ama bazı kişilerde bu periyot hızla geçilebilir, dolayısıyla bu süre kısalabilir.

ART virüs sayısını azaltarak büyük oranla bulaştırma riskini düşürse de asemptomatik periyot da halen virüs bir başkasına bulaşabilir. Virüs, bu dönemde de tespit edilebilirliğini halen korumaktadır. Yinelemek gerekirse, HIV ile enfekte olunduğundan emin olmanın tek yolu hiv testi olmaktır.

 

AIDS Belirtileri

  • Hızlı kilo kaybı
  • Tekrarlayan yüksek ateş
  • Zatürre gibi akciğer rahatsızlıkları HIV enfeksiyonun seyri sırasında en sık karşılaşılan akciğer hastalığıdır. Ateş, gece terlemesi kilo kaybı, artan öksürük ve nefes darlığı yakınmalarının olduğu bir tablodur.
  • Sebepsiz aşırı yorgunluk
  • Koltukaltı, kasık ve boyundaki lenf bezlerinde sürekli şişlikler 
  • İki haftadan kısa süreli şişlikler çoğunlukla enfeksiyon kaynaklıdır. İki haftadan uzun sürenler ise Epstein-Barr virüsü gibi persistanviral enfeksiyonlar, HIV ve otoimmün hastalıklara işaret olabilir.
  • Bir haftadan fazla süren ishaller
  • Ağız, burun, göz kapakları veya ciltte kırmızı, pembe, kahverengi veya mor renkte lekeler
  • Depresyon, hafıza kaybı veya diğer nörolojik rahatsızlıklar görülebilir. HIV enfeksiyonunda nörolojik komplikasyonlar oldukça sık görülür ve farklı tablolar ortaya çıkabilir. Beyin, beyin zarı, omurilik, periferik sinirler ve kaslar olmak üzere tüm nöral yapılar etkilenebilmektedir. HIV enfeksiyonundan nörolojik komplikasyonların ortaya çıkmasında bazı faktörler rol oynamaktadır. Bu faktörler arasında virüs yükü, virüs türü, immün yetmezlik derecesi, CD4+ lenfosit sayısı ve antiretroviral tedavi yer almaktadır. HIV hastalarının yaklaşık yarısında nörolojik bir klinik tablo ortaya çıkmaktadır.

Bu ciddi belirtilerinin birçoğu immün sistemde oluşan hasarlardan ötürü ortaya çıkan fırsatçı enfeksiyonlardan ileri gelir. Aids belirtileri, bir başka hastalıktan da kaynaklanıyor olabilir. Bu enfeksiyondan emin olmanın tek yolu hiv testi yaptırmaktır.

HIV enfeksiyonu, immün sistemi günden güne çökerten ve vücudun diğer enfeksiyonlarla mücadelesini zorlaştıran bir durum yaratır. Tüm bunlar gerçekleşirken insan zaman içerisinde Edinilmiş İmmün Yetmezlik Sendromuna (AIDS) girer. AIDS’in şuan için kesin bir tedavisi yoktur. Ancak uygulanan tıbbi yöntemlerle enfeksiyonun seyri yönetilebilir. Ayrıca yaşam kalitesi ve süresi artırılabilir.